Kararsızlık-Kararlılık!

      Bu konu aslında hepimizin hayatındaki en önemli konulardan biri . İleride olmak istediğimiz kişiden , yapmak istediğimiz mesleğe , hayatımızda olmasını istediğimiz kişilerden , çevremizdekilere karşı bizim yapmak istediğimiz , söylemek istediklerimize , sahip olmak istediğimiz bir eşydan , gitmek istediğimiz yerlere kadar ve daha türetilebilecek ne varsa ! Kısacası ihtiyaç olanı gerçekleştirmek yada mümkün kılmak gerek . Çok çeşitli bir konu olmasına karşın verdiği sonuç ruhsal olarak aynıdır . Gerçekleştirilemeyen içimizde kalır ve bilinçaltımıza kadar işleyecek seviyelere gelerek hayatımızda sıkışmışlık veya bir şekilde bize olumsuz etkiler bırakarak devam eder bizimle beraber . Ne var ki gerçekleştirmek bazen üzücü sonuçlar getirse de duruma göre , gerçekleştirmiş olmanın verdiği de bir rahatlık olduğu için üzücü sonuçları kısa sür etkiler çoğunlukla . Buradan da anlaşılacağı üzere imkansız olmayan , gereksiz sebeplerden kendimizi engellediğimiz , engelleyeceğimiz türde ne varsa , gerçekleştirmeliyiz isteklerimizi . Birine duygularımızı söylemekten , haksızlıklara karşı sessiz kalmamaya kadar . Çünkü , bir şekilde gün sonunda kendinizle baş başa kalıyorsunuz her gün içinizde kalan yapamadıklarınızla birlikte . Çok örneklemediğim için anlayabilmek size kalmış ama şuna da değinmem gerekir ki , imkansızlarla zaman harcamayın tabi ki , mutsuzluklarla dönersiniz ama kendinize de güvenin , "imkansız" nedir onu da iyi bilin . Görecelidir , hatta korkuyla doğru orantılıdır . İmkansız olup olmadığından emin olun o yüzden . Ne kadar az gerçeklenmemiş istek bırakırsanız arkanızda , o kadar daha iyi hissettiğinizi fark edeceksiniz zihnen ve bedenen , Zihnen her türlü dinginlik , bilincinizi ve bilinçaltınızı kontrol etmenize daha fazla imkan sağlar .

Sahte kisilik .

      Kucuklugumzden bu yana , haliyle yasitlarimizla birlikte buyuruz , bu birliktelik guzel deneyimler kattigi gibi kalici olumsuz etikler de birakir benligimizde. Deginmek istedigim nokta ise burada , guzel yanlarimizin karsimizdaki kisilerin bunu kiskanmak vb sebeplerden , alay edilecek birsey muamlesi yaparak , kendimizde benligimizi , ozumuzdeki duygu ve dusunceleri sergileyip sergilememek konusunda kararsiz , cekingen bir hale getirir. Sonuc ise aci ne yazik ki . Ya icine kapanik , cekingen gibi bir bireye donusur kisi yada tamamen farkli bir kisi olmak zorunda kalir. Bu yeni hali , cevredekilerinde ayni olusundan dolayi yada olmasi gerekenin bu oldugu yanlis bir mecburi toplum , topluluk icerisinde bize sosyallik kazandirir. Sahte halimiz o kadar cok getiri saglar ki bize , bazen abartir ve hatta rolumuze cok fazla odaklanmaktan , dusuncesiz , bencil bir hale bile gelebiliriz. Evreleri kisiden kisiye degisir bir cok etkenle beraber. Bi eksik vardir ki , ozumuzde istedigimiz bu olmadigi icin bu halimizle yeterince mutlu olamayiz yada gercekten mutlu olmayiz. Gerek ayni tipte kisilerle iliski icerisinde iken problemler veya mutsuzluklar yasariz kisa surelerde , bazen de bu role asiri kapilmamizin bilincaltindaki mutsuzlugu , ozundeki kisi olmayi tercih eden insanlarla iliski icerisinde iken de bizi bu hale getiren insanlardan birine kendimiz donusmus olarak alay eden yargilayan davranislarimizla problem yasariz bu kisilerle de. Bilincaltimizdaki engellenmislik yaptirir bize de bunu. Gercekten ic huzuru yakalayabilmek ve gercekten mutlu olabilmek icinse , sahtelesmis insanlarin bizi de kendilerine benzetmelerine izin vermeyip , utanmadan cekinmeden , gurur duyarak benligimizi sergileyerek yasamaliyiz . Iste o zaman asil bizi kendimiz oldugumuz icin bir iliski icerisinde olan kisilerle "gercek"leri yasayabiliriz , gercek mutlulugu da ...

Bilinçaltındaki Flash'lar .

     Psikologlara gittiğimizde genelde çocukluğumuza inerler yada filmlerden öyle görürüz hep . Hatta komik bile gelir bu bize çoğu zaman . Neden inildiği bellidir ama . Geçmişte bir şeyler zihnimize şok etkileri bırakmıştır , her an da olabilir bu ve bunların hepsi bize duvarlar olurlar zihnimizde , bir şeyler bu flashları tetiklediğinde de  bazen kendimizden kaçmamıza , bazen başkalarından kaçmamıza sebep olurlar . Aklıma gelmeyen daha bir çok tepkiyle de sonuçlanabilirler duruma göre .      Öncelikle bu tarz durumlara anlık tepkilerimizi bir kenara bırakmalıyız o yüzden olduğu anlarda , sakin kalıp düşünmeliyiz . Aynı şekilde , daha önce verdiğimiz bu tepkileri düşünüp , hatırlayıp , o an neyin tetiklediğini bulmalıyız . Örnekler sonsuz sayıda olduğu için , kendiniz bunu biraz düşünerek bulabilirsiniz sizdekinin nasıl olduğunu , neler olduğunu . Bariz bir şey vardır ki , bunlar ne kadar çeşit olurlarsa olsunlar temelinde , kendimizde kabul edemediğimiz , affedemediğimiz , bir şekilde kendi bünyemize kleyemedğimiz , bütünleşemediğimiz konulardır .

     Çözüm basit bu yüzden , Bunlardan kaçmak yerine , bahsettiğim gibi gereği neyse yapmalı ve bunlarla bir bütün halinde yaşamayı , bu bütünlükle gerek sonuna kadar gurur duymalı yada mutlu olabilmeliyiz . Ancak bu şekilde iç huzuru yakalayabilir , hayatımıza kendi engellerimize takılmadan , isteklerimize ulaşmak yolunda rahatça ilerleyebliriz. Hayatınızı daha mutlu , daha heyecanlı , daha şevkle yaşanan ve en önemlisi huzur dolu bir şekilde yaşamanız sizin elinizde .
      Sevdiğim bir sözle sonlandırayım bu yazımı da .. "insanın kendine koyduğu sınırlar dışında hiçbir sınır yoktur ! " 

Sevgi yanılgısı .

Sevgi duymak , belirli oranlarda kişileri sevmek bununla paralel oranda , o kişilere olan tarafsız bakış açımızı daima azaltır . Hatta Sevginin derecesine göre de kör hale getirir . Karşı taraftan gelen , olan olumsuz olaylar , davranışlar yer yer görmezden gelinir bu sebepten , inanılmak istenmez , kişi kendisinin yanlış gördüğünün-düşünüğünün kanaatinde olarak kendini sorgulamaya ve hatta fark edememeye kadar gider . Bu olayın bilinçaltımızla bağlantısı , zaten çoğumuzda az olan , bilinçaltımızla aradaki iletşim kopma noktasına kadar geliri . Sevginin , gerçekler konusunda yanılgıya sebep olması durumu oluşur bu sebepten . Olumsuz etkiler bırakan olaylar , içimizde bölünmelere , karamsar,mutuz,üzgün,düşünemeyen,odaklanamayan vb gibi değişik etkilerden oluşmuş bir bölüm çalışır beynimizde ve hayatımıza etki eder ciddi anlamda . Madem beyinde böyle bir bölüme yer verebiliyoruz , aynı anda iki kişi olabiliyoruz içimizde ! bu bölgeyi bizi olumsuz etkileyen bir bölüm olarak değil de , herzaman tarafsız bakış açısına sahip , bilinçaltımızla kordine çalışan ve bize doğru , gerçek cevaplar-sonuçlar çıkartan , bizi uyaran bir bölge olarak çalışması hayatımıza çevremizle olan ilişkilerimizde bize çok faydalı ve önemli bir hale getrebiliriz . Farkındalık önemlidir . Seçim sizin..

Bilinçaltında duygusal yönetim .

Çoğunlukla bayanlar olmak üzere , bayanlarda ve erkeklerde fizyolojik olarak duygu yaşamak ister çünkü etkisi vücutta bazı salgıların salınmasını sağlar . ve olumlu yada olumsuz duygularla da gerçekleşse bu , aynı salgılar salınır neredeyse . Bu sebepten dolayı vücudun bu ihtiyacına bilinçaltı en kolay , en hızlı yoldan cevap vermek ister  . Hepimiz biliriz ki mutlu olmak , mutluluğa ulaşmak , erişmek , mutsuz olmak , kendini mutsuz hale sokmak veya etkenlerden dolayı mutsuzluğa girmekten çok daha zor sağlanır . yani mutsuzluk kolat , mutluluk zor elde edilir , dış etkenlerle de böyle olur , içsel , zihnen de aynı olur . İnsanlar ister istemez fizyolojik olarak duygu yaşama arusundan dolayı farkında olmadan mutsuzluğa sığınır , bunu kendini yanlız brakarak , bi köşeye çekerek , çevresinden koparak , bazen mutlu  olmak varken , bilinçaltında bunun kısa süreceğini kendine inandırmasından , bazen kaybetmekten korkmaktan , temelinde korkuların tetiklediği sebeplerden dolayı mutlu olmaktan kaçar bir şekilde ve mutsuzluğa yönelir , dramatikleştirir sadece herşeyi , bitmek bilmeyen bir dramaya dönüşür , taa ki pişmanlıklara kadar .. Kısacası , insanlar kendilerinin farkındalığından yoksun oluşundan , çoğu zaman kendilerine , ister istemez de etrafındakilere hayatı heba eden dramalara dönüştürürler . En başından beri değindiğim ve daha da aynı noktaya değineceğim başka konularla , bilinçaltında ne olup bittiğini en mümkün şekilde anlamaya çalışarak hayatımıza doğru kararları , doğru yönleri verebiliriz ...

Bilinçaltı Gerçekleri .

Bilinçaltı bildiğiniz , bilmediğiniz yada farkında olmadığınız , özellikle de bilmekten kaçtığınız her türlü bilgiye sahiptir . Deyineceğim nokta bilmekten kaçtıklarımız . Bunlara temelde korku duygusu sebep olur . Bu sebepten bilinçaltımızdaki asıl gerçekler yerine , birşeylerin sonuçları hakkında kendimize başka sebepler uydurur , onlarla kendimizi kandırırız . Sonuç ise , bu sekilde yaptıklarımız her ne ise , gerçek hayatta çözüme ulaşamazlar , düzelemezler . O yüzden ki öncelikle bu içimizdeki gerçekten korkma duygusunu aşıp , gerçekle yüzleşmenin iyi yada kötü sonuçları da olsa , bu konu hakkında düzelmelere yol göstericek bir faydası olucağı için tercih etmeliyiz  . Eğer bunu yapabilirsek , bilinçaltımıza olan erişimimizi bir basamak daha aşmış oluruz .

Bilinçaltı Nedir ?

     Bilinçaltı aslında insanın gündelik kullandığı tüm bilgilerin altında , çoğunlukla tüm geçmişe ve düne kadar uzanan bilgi topluluğudur . Bununla beraber bilgisayardaki gibi alt plana atılmış işlemlerin devam ettiği yerdir . Bu işlemler işte herzaman olumlu olmayablir , burada sorunlar da yer alır . Ve siz bilinçltınızla alakalı kontrol sahibi bir kişi değilseniz de burada yürüyen işlemler doğru sonuçlar vermeyebilir . Hatta yanlış sonuçlar da çıkartabilir .
     İşte bu sebeplerden dolayı amaç en mümkün mertebe blinçaltına erişerek buradan esas bilgileri çekebilmek , aynı şekilde bu bilgilerle doğru denklemler oluşturup doğru sonuçlar alabilmektir .
     Çünkü bilinçaltı gündelik kullandığımız zihin yapsından çok daha donanımlı bir yapıya sahiptir . Dolayısıyla da buranın kontolünü alabilmek , ihtiyacımız olan birçok konuda tüm işimizi gören bi hale getirebilir .